GENÇLER SORUYOR
Görünüşüm Konusunda Saplantılı mıyım?
Test: Saplantılı mıyım?
Ne düşündüğünü en iyi anlatan cümle hangisi?
Görünüşümü hiç beğenmiyorum.
Görünüşümü bazen beğeniyorum.
Görünüşümü her zaman beğeniyorum.
Görünüşünle ilgili en çok neyi değiştirmek isterdin?
Boyumu
Kilomu
Vücut şeklimi
Saçımı
Cilt rengimi
Kas yapımı
Diğer
Dış görünüşün seni en çok ne zaman rahatsız ediyor?
Tartıya çıktığım zaman
Aynaya baktığım zaman
Kendimi başkalarıyla (arkadaşlarımla, mankenlerle, film yıldızlarıyla) karşılaştırdığım zaman
Ne sıklıkta tartılıyorsun?
Her gün
Her hafta
Haftada birden daha az
Şu görüşlerden hangisi sana daha yakın?
Dış görünüşle ilgili olumsuz bir bakış açısı. Örnek: “Ne zaman aynaya baksam şişko ve çirkin bir kız görüyorum. Kilo vermek için aç gezdiğim bile oluyor” (Serena).
Dış görünüşle ilgili dengeli bir bakış açısı. Örnek: “Her zaman görünüşümüzle ilgili beğenmediğimiz bir şeyler olacaktır, ancak bunlarla yaşamak zorundayız. Değiştiremeyeceğimiz bir şey için kaygı çekmek çok saçma” (Natanya).
Kutsal Kitap bize kendimiz hakkında “gerekenden fazla” düşünmememizi söyler (Romalılar 12:3). O halde kendimizle bir ölçüde ilgilenmemiz uygundur, hatta gereklidir. Örneğin bu yüzden dişini fırçalıyor ve temizliğine dikkat ediyorsun.
Peki dış görünüşün sık sık moralini bozuyorsa, bunu belki de saplantı derecesinde kafana takıyorsan ne olacak? Durum böyleyse şu soru aklına takılıyor olabilir:
Neden dış görünüşümü beğenmiyorum?
Bunun farklı nedenleri olabilir:
Medyanın etkisi. “Gençler olarak sürekli incecik ve muhteşem görünmemiz gerektiğini düşünmemize neden olan görüntülerle karşı karşıyayız. Bu nedenle mükemmel görünmüyorsak kendimizi berbat hissediyoruz!” (Kellie).
Anne babanın etkisi. “Şunu fark ettim ki bir anne dış görünüşüyle ilgili saplantılıysa genelde kızı da öyle oluyor. Aynı şey babalar ve oğulları için de geçerli” (Rita).
Özgüven eksikliği. “Dış görünüşüyle ilgili saplantılı olan insanlar, nasıl göründükleri hakkında başkalarından sürekli iltifat almak isterler. Böyle biriyle zaman geçirmek çok yorucu!”(Jeanne).
Ayrıca şu soru aklına takılabilir:
Görünüşümü değiştirmem gerekiyor mu?
Yaşıtlarının bu konuda söylediklerine bakalım:
“Kendinle ilgili beğenmediğin şeyleri değiştirmen her zaman mümkün olmaz, bu yüzden en iyisi kusurlarını kabullenmektir. Bunu yaparsan başkaları da kusurlarını muhtemelen daha az fark edecek” (Rori).
“Sağlığını korumak için elinden geleni yap. Sağlıklıysan iyi görüneceksin. Ve biri seni sen olduğun için sevemiyorsa (görünüşüne daha çok önem veriyorsa), o kişi arkadaşın değildir” (Olivia).
Sonuç: İyi görünmek için elinden geleni yap, gerisini de düşünme. Görünüşünle ilgili aşırı kaygı çekmek tehlikeli olabilir. (“ Julia’nın Öyküsü”ne bak.)
Diğer yandan Erin adlı genç bir kadının da fark ettiği gibi, dengeli olmak kendine gerçekçi bir açıdan bakmana yardım eder. O şöyle diyor: “Elbette özgüven konusunda eksiklerim var. Fakat şunu anladım ki sadece yanlış şeylere odaklanırsam kendimi kötü hissediyorum. Artık düzenli olarak spor yapıyorum ve doğru besleniyorum, gerisi kendiliğinden geliyor.”
Gerçek güzellik!
Dış görünüşünle ilgili dengeli bir bakış açın varsa kendini çok iyi hissedecek, üstelik çok da iyi görüneceksin. Kutsal Kitap şu konularda gelişmene yardım eder:
Elindekiyle yetinmek. ‘Gözün gördüğü gönlün çektiğinden iyidir. Bu da boş ve rüzgârı kovalamaya kalkışmaktır’ (Vaiz 6:9, Yeni Çeviri).
Egzersizle ilgili dengeli bir görüş. “Beden eğitiminin yararı sınırlıdır” (1. Timoteos 4:8, İncil-Çağdaş Türkçe Çeviri).
İç güzellik. “İnsan görünüşe bakar oysa Yehova yüreğe bakar” (1. Samuel 16:7).
“Kendimizle ilgili düşüncelerimiz yüzümüzden belli olur. Bir kişi kendinden memnunsa başkaları bunu fark eder ve otomatik olarak ona yaklaşır” (Sarah).
“Biri güzelse hemen dikkatleri üzerine çekebilir. Ama insanların seninle ilgili en çok hatırlayacağı şeyler kişilik özelliklerin ve iyi niteliklerindir” (Phylicia).
Ayrıca Özdeyişler 11:22; Koloseliler 3:10, 12 ve 1. Petrus 3:3, 4’e bak.